8. TÜRKAY’DA SEKTÖRÜN SAHADAKİ SORUNLARI KONUŞULDU
Sektörün en önemli ve etkin buluşma noktası olan, “Sanayi, Enerji ve İstihdam İçin En Stratejik Yerli Kaynak Atık” ana temasıyla BENLİ Geri Dönüşüm'ün Ana Sponsorluğunda 8’incisi düzenlenen, geri dönüşüm sektörünün sanayici, lisanslı toplayıcı, bertaraf sektörü temsilcisi, sivil toplum kuruluşu yöneticileri ile Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde grubu bulunan AK Parti, CHP ve MHP’nin TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Milletvekilleri ile T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ilgili dairelerinin yöneticilerinin ve çok sayıda farklı bakanlıklardan temsilcinin bir araya geldiği TÜRKTAY-Türkiye’de Tüm Yönleriyle Atık Yönetimi Paneli, geniş katılımla gerçekleştirildi. Paneli iki gün boyunca yaklaşık 600 kişi takip etti. Ortak sonuç olarak da Türkiye’nin kazanımı için döngüsel ekonomiye hız verilmesi gerektiği görüşünde birleşildi. “Döngüsel ekonomi için mükemmel fırsatlara sahibiz” denildi. Karşılıklı soru cevap bölümü de olan panellerde çok sayıda soru soruldu ve görüşler de dile getirildi...
PANEL GELENEKSELEŞTİ...
Ankara’da 18-19 Ekim’de Hilton-SA Otel’de gerçekleştirilen ve iki gün süren panellerde ‘Döngüsel Ekonomi’ ana başlığı altında “Sanayi, Enerji ve İstihdam İçin En Stratejik Yerli Kaynak Atık”, “Türkiye’de Çevre Politikaları”, "Stratejik Kaynak Atık", "Çevre Yönetimi Alanında Eğitim, Sosyal Güvenlik ve İstihdam", "Atık İthalat ile İhracatının Atık Piyasalarına Etkisi", "Ambalaj Atıklarının Etkin Yönetim Stratejisi ve Yatırım Teşvikleri", “Ulusal Atık Yönetimi ve Eylem Planı Çerçevesinde Belediye Atıklarının Etkin Yönetimi”, “Atıktan Türetilmiş Yakıtın Kullanım Alanları", “"Endüstriyel Atıkların Yönetimi ve Denetim" başlıklı panelleri gerçekleştirildi. 8 yıldır her yıl düzenlenen ve sektörün en önemli organizasyonu olarak görülen TÜRKTAY’ın 9.’su ise 17-18 Ekim 2018’de Ankara’da düzenlenecek.
AB YILDA 400 MİLYAR EURO KAZANIYOR
Avrupa Birliği’nin (AB) 2030 yılında evsel ve endüstriyel sıfır atık programı çerçevesinde izlediği yasal yolları ve bertaraf ile geri kazanım yöntemlerinin Türkiye’deki yöntemlerle kıyaslandığı oturumlarda, AB ile Türkiye arasındaki farklar da ortaya konuldu. AB, geri dönüşüm, atıktan hammadde, ikincil ürün ve yakıt üretiminde toplam 400 milyar Euro’luk yani yaklaşık 2 trilyon TL’lik yıllık gelir elde ederken, Türkiye ise atıkları gömmek ve bertaraf etmek için yılda 15 milyar dolar harcıyor. Aynı zamanda enerjisinin yüzde 70’ini ithal ederek büyük bir cari açık veren Türkiye, atıktan enerji kazanmak yerine yüksek yanma dokusuna sahip atıkları da büyük bedeller ödeyerek gömme yolunu seçiyor!
ATIK HAMMADE VE ENERJİ
Sektör temsilcileri Türkiye’nin atık bertarafı ve geri kazanımı konusunda 15 yılda büyük yol kat etse de, şu an istenilen seviyeye bir türlü gelemediğinin altını çizerken, başta belediyeler olmak üzere evsel atıkla ilgili harcanan büyük potansiyel konusunda sektörün tüm paydaşlarının bir araya gelerek çalışması konusunda hem fikir oldu. Belediyelerin ellerine geçecek paylar nedeniyle evsel atıkların toplanması ve gömülmesi konusundaki çalışmaları yerine, evlerden kaynağında ayrılan atığın sektör için hammadde ve enerji kaynağı olarak kullanılması gerektiği fikrinde birleşen sektör temsilcileri bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile belediyelerin bağlı olduğu İçişleri Bakanlığı’nı göreve çağırdı.
PLASTİK BALIK YİYORUZ
Katılımcılar aynı zamanda bertaraf edilmeyen ya da enerji ve hammadde olarak kullanılmayan atıkların başta toprak ve suya karışarak yarattığı çevre ve sağlık sorunlarına da değindi. Bu çevre sonuçlarından en çarpıcı olanı ise, parçalanan plastik atıkların yer altı sularına karışarak dereler yoluyla denize akması… Bu plastiklerin de onları organik canlılar sanan balıklar tarafından yenilmesi ve yine balıkları yiyen insanların bünyelerine geçmesi oldu. Bertaraf edilmeyen plastiğin deniz ürünleri yoluyla insan vücuduna yerleştiğini ele alan örneklerle dolu panellerde yine pek çok konu da enine boyuna tartışıldı.