13. TÜRKTAY-Türkiye’de Tüm Yönleriyle Atık Yönetimi Paneli, 18-19 Ekim 2023’te Ankara’da “Cumhuriyetimizin 100. Yılında Atıktan Ham Madde ve Enerji Üretiminin Finansmanı, İklime Etkileri” ana temasıyla gerçekleştirilmiştir.
13. TÜRKTAY Platformu Yürütme Kurulu’nun 30 Kasım 2023 tarihli kapanış toplantısında, 13. TÜRKTAY’da yapılan konuşmalar değerlendirilerek, iş bu sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşılmak üzere hazırlanmıştır.
13. TÜRKTAY’da; Adalet ve Kalkınma Partisi TBMM 28. Dönem Bursa Milletvekili TBMM Çevre Komisyonu Başkan Vekili Muhammet Müfit Aydın, İyi Parti TBMM 28. Dönem Bursa Milletvekili TBMM Çevre Komisyonu Üyesi Hasan Toktaş, Cumhuriyet Halk Partisi TBMM 28. Dönem Denizli Milletvekili, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Üyesi Şeref Arpacı partilerinin bakışını ifade ettiler.
Panelde 8 adet konferans ve Cumhuriyetimizin 100. yılına ithafen özel olarak adlandırılan 6 adet oturum ile toplam 37 konuşmacı görüşlerini paylaştılar. Ayrıca panele oldukça yoğun bir izleyici ilgisi de vardı.
13. TÜRKTAY’a Katılım Sağlayan Bakanlıklar;
13. TÜRKTAY’a Katılan Diğer Kurumlar;
13. TÜRKTAY Sonuç Bildirgesi
Madde 1- 2020 yılında kurulan Türkiye Çevre Ajansının etkin bir şekilde bağımsız bakış ile denetim faaliyetlerine yönelik altyapısını ivedilikle kurması ve aktif hale getirilmesi gerekmektedir. Bunun yanında süreklilik, uygulama birliği, kurumsal hafıza, kararlılık ve tutarlılık Türkiye‘nin makro hedeflerine ulaşabilmesi için son derece önemli ve gereklidir. Bu nedenle T.C. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında yönetim değişimlerinden etkilenmeden mevcut hedefler sürekli ve kesintisiz gerçekleştirilmelidir.
Madde 2- Çevre ve atık yönetimi konuları pek çok kurumun faaliyetini yatay kesmektedir. Başta çevrenin korunması, sanayicinin ihtiyaç duyduğu kritik ham maddenin atık geri kazanımından temini, sağlık, enerji, savunma sanayi, eğitim, ekonomi, cari açık gibi alanları doğrudan etkileyen atık yönetimi, güçlü bir koordinasyona ihtiyaç duymaktadır. Uluslararası anlaşmalar, iklim değişikliğiyle mücadele, yeşil mutabakat, döngüsel ekonomi, yeşil ve dijital dönüşüm gibi alanlar bakanlığın kurumsal kapasitesini güçlendirmesini ve yeksan politikaların uygulanmasını zorunlu kılmaktadır. Sıfır atık hareketinde elde edilen kazanımların üstüne koyarak kazanımlar geliştirilmelidir.
Madde 3- Küresel sistemin bir parçası olan Türkiye, küresel iş birliklerini yürütürken ulusal çıkarları doğrultusunda hareket etmelidir. Uluslararası fonlarla yürütülen çeşitli projelerde ve hazırlatılan raporlarda ileri teknoloji konusunda taviz vermeyerek bilgi güvenliğimiz hassasiyetle korunmalıdır.
Madde 4- Atık yönetiminde dünyada ve ülkemizde yeniden biçimlenen yeşil büyüme eksenli ekonomi politikalarının başarılı olması için atık yönetiminde bilinç ve kültürünün yanı sıra finansal politikalarda da devrim yapılması zorunludur. Büyüklüğü milyarlarla ifade edilen atık yönetimi, geri dönüşüm, geri kazanım alanlarında başarılı olmak için finansman ve ilgili fonların (GEKAP, IPA, EBRD, çevre vergileri vb.) doğru yatırımlara aktarılmasından geçmektedir. Özellikle evsel kaynaklı atıkların sanayiye ve ekonomiye kazandırılması yönünde yatırım ortamı hazırlanmalı, bu konu ivedilikle çözüme kavuşturulmalıdır.
Madde 5- Yeşil ve dijital dönüşüm (ikiz dönüşüm) alanlarında son yıllarda yaşanan küresel değişim sektörlerin gelişim ve çalışma rotalarını belirlemektedir. Yeşil dönüşüm perspektifinde kritik mineraller veya kritik ham maddeler etkin bir atık yönetimiyle elde edilebilmekte ve ülkenin temel endüstrilerinin işleyişi için hayati öneme sahip olmaktadır. Genellikle ithal ettiğimiz kritik ham maddelerin geri dönüşüm alanlarından temin edilmesine yönelik politikalar oluşturulmalıdır. Çalışmaların başarıyla yürütülmesi geleceğin teminatı olarak görülmektedir.
Madde 6- Türkiye kritik minerallerin veya kritik ham maddelerin tedarik zincirinde önemli rol oynamak için adımlarını sıklaştırmalıdır. Türkiye‘nin hızla kritik ve stratejik ham madde listelerini oluşturması ve bu listelerin güncel tutulması, mikro politikaların makro politikalarla uyumlu bir şekilde sürdürülmesi gerekmektedir. Kritik ve stratejik hammadde olan bazı atıkların yönetimi ve kritik ham maddelere erişim, ekonomi, sanayi ve altına imza attığımız uluslararası anlaşmalar da dikkate alındığında Türkiye’ye, dış tehditlere karşı üstünlük sağlayacaktır. Türkiye’nin stratejik ve kritik ham madde potansiyelini koruması hem ekonomik hem de ulusal güvenlik açısından önemlidir.
Madde 7- İklim borsası karbon ticaretinin en önemli ayaklarından birini atık yönetimi oluşturmaktadır. İhraç edilen ürünlerin imalatında geri dönüşümden elde edilmiş ham maddelerin kullanım oranındaki artışlar rekabet avantajı yaratacaktır. Önümüzdeki dönemlerde ihraç edilen ürünlerde geri dönüştürülmüş malzeme kullanım kotaları oluşturulabileceği dikkate alınarak, yurt içinde atık işleyen tesislerin uygun standartlarda kurulması, mevcut işletmelerin iyileştirilmesi ve işletilmesi gerekmektedir.
Madde 8- Her atık türü için ayrı tesis kriterleri belirlenerek, denetimlerin de hassasiyet ile yürütülmesi sağlanmalıdır. Bakanlık tarafından verilen Lisanslar, sektörü meydana getiren firmaların büyük çoğunluğunun zayıf kurumsal yapısı dikkate alınarak; kayıt dışılığı ve haksız rekabeti önleyici yaklaşımla verilmelidir. Lisanslandırma Kriterlerine uymayanların lisansları hızla iptal edilmelidir. Lisans denetimleri için bakanlık dışında bağımsız akredite edilmiş kuruluşlarla çalışılmalıdır. Örnek gelişmiş ülke tesis standartlarını sağlayan tesislerin ithal atık hammadde ithalatı kolaylaştırılmalıdır.
Madde 9- Tesislerin kapasitesi, yarattığı katma değer ve ihracat potansiyeline göre belli atıkların kontrollü ithalatı yapılabilmelidir. Her ne kadar halihazırda kullanım kapasitesi bulunmasa da atıklardan kısmen zenginleştirilen, özellikle nikel, kobalt, lityum, manganez gibi atıklara denetimli ihracat izni uygulaması konusu değerlendirmeye alınmalıdır. Gerekirse, bu tür yarı işlenmiş bazı stratejik hammadde atıkları ilerde bulunamayacağından hareketle sübvanse edilerek “stoklanmalıdır”. Stratejik atıkları işleme tesisleri öncelikli kurulacak tesisler statüsünde değerlendirilerek teknolojisi geliştirilmeli ve hızla kurulmalıdır.
Madde 10- Mevcut durumda yurtiçinden temin edilemeyen ve bu sebeple atık tesislerinin düşük kapasiteli çalışmasına neden olan atık cinsleri maddesel kazanım tesisleri için kontrollü ithalata izin verilmeli, yurt içinde toplanma oranına göre ithal atık işlemi azaltılmalıdır.
Madde 11- Atıkların sanayide kullanımıyla birlikte yurt dışından ithal edilen hammadde oranı düşmektedir. Öte yandan atıkların enerji kaynağı olarak değerlendirilmesi sonucunda enerjide dışa bağımlılık azalmaktadır. Her iki durumda Türkiye’nin atık potansiyelinin ortaya çıkarılmasına dönük bilimsel çalışmalarla veriler tespit edilmelidir. Bu bağlamda Türkiye’nin atık envanteri oluşturulmalı ve belli periyotlarla güncellenmelidir.
Madde 12- Sürdürülebilir alternatif yakıt kullanımını desteklemek için enerji kaynağı olarak görülebilecek atıkların öncelikli olarak ele alınması, bu bağlamda çalışmaların hızlandırılması gerekmektedir.
Madde 13- Atık yönetimi ve geri dönüşüm sektöründe yüksek teknoloji yatırımları, enerji verimliliği uygulamaları ve destekleri yaygınlaştırılmalıdır.
Madde 14- Atık ve tarım sektörlerinden oluşan metan emisyonlarının yönetimine dönük çalışmalar hızlandırılmalıdır. Sıfır atık hareketi kapsamında tarım ve gıda sektöründeki atıklardan biyogübre, biyoaktif madde, protein ve besinsel lif üretimine yönelik teknolojiler geliştirilmelidir.
Madde 15- Bütünsel bir bakış açısıyla tüm sektörel politikalara, atık hiyerarşisi dikkate alınarak sürdürülebilir etkin bir atık yönetimi hedeflenmelidir. Ulusal Atık Yönetimi Eylem Planı ve Ulusal Döngüsel Ekonomi Eylem Planı konularında revizyon çalışmaları devam ediyor, hızlanıp yayınlanmalıdır.
Madde 16- Atıkların kaynakta ayrı toplanmasına dönük çalışmalar, sıfır atık bakışı, 2035 ve 2053 yılı karbon nötr hedefleri dikkate alınarak hızlandırılmalıdır.
Madde 17- Başta elektronik ve evsel atıklar olmak üzere tüm atıklardan elde edilebilecek kritik ham maddeler tespit edilmeli ve bunların hammaddeye dönüştürme teknolojileri geliştirilmelidir.
Madde 18- Tüm bu konuların verimli ve hızlı gerçekleşebilmesi için; kamu otoritesi ile sektör arasında çok yakın iletişim ve iş birliği ihtiyacı vardır. Özellikle kamu iradesine ihtiyaç duyulan alanlarda yetkililerin konuya daha yakın ilgi göstermesi gerekir.