Rekabet Kurumu Mesleki Koordinatörü Burak Büyükkuşoğlu panelde yapığı konuşmada şunları söyledi: “Şimdi iktisat ve hukuktan bahsediyoruz. Rekabetin birçok faydası var ve piyasanın olmazsa olmazıdır. Fakat sabah Çevre Bakanlığı’ndan Oğuzhan Bey ‘Bir laboratuvar var ve fiyatlar pahalı’ dedi. Tehlikeli atıklar için birden fazla laboratuvar olsa sektördeki tüm paydaşlar da buradan yararlanmış olacak. Bu açıdan rekabet önemli. Rekabet, kartellerin kontrolü şeklinde oluştuğu için bizim kanunlarımızla da üretici ile atık dönüşüm şirketlerinin denetlenmesi söz konusu. Rakipler birbirinin rekabetini bozmaya çalışırsa bu bizim değerlendirme alanımıza giriyor.”
KRİTER BELİRLEYİN!
Actecon Rekabet & Regülasyon Danışmanlık’tan Dr. Fevzi Toksoy ise şunları söyledi: “Yetkilendirilmiş kuruluşlar ilk kurulanlar da olsa güçlü yapı dediğimiz olguyu ortaya çıkarıyor. Bu da sizi şeker hastası gibi insüline dikkat etme durumuna sürüklüyor. İhalelerin süresi… Yeni düzenleme ile on yıl izin alıyorsunuz… Bu demek değil ki on yıl boyunca aynı çözüm ortağıyla çalışacağım. Sizin çözüm ortağınızı seçerken objektif kriterler belirleyip, ihaleler düzenlemeniz gerekiyor. Rekabet kuralları o kadar az biliniyor ki yanlış bildiğim için sektöre giremiyorum tutumu var.”
BİLEREK TAHRİBAT SUÇTUR
Yargıtay Emekli Hakim Av. Zafer Ergün ise çevre suçlarına değinerek şunları söyledi: “Türkiye gibi aday ülkeler kendi yasalarını AB’ye uygun hale getirme çalışmaları yaptı. 2005’te 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu yürürlüğe girdi. Yönergeye de uyularak çevreye karşı suçlar başlığı altında bir takım fiiler suç sayılmıştır. Bunlar çevrenin kasten kirletilmesi, ülkeye izinsiz atık sokulması, insanlara ve hayvanlara tedavisi zor hastalıkları bulaştırma, tüzel kişiler hakkındaki tedbirler, çevrenin kirletilmesi ve imar kirliğine neden olma suçu dört ayrı maddede çevreye karşı suçlar başlığında düzenlenmiştir. Ancak ceza kanunu bununla da kalmamış radyasyon yayma suçunu düzenlemiş, tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçunu düzenlemiştir. Bunlar da çevreye karşı işlenmiş suçlar başlığında düzenlenmesi gerekirdi. Burada atık varillerden söz edildi. Tam da buna uyuyor. Çevrenin kasten kirletilmesi suçu kasıtlı bir suçtur. Bilerek isteyerek, sonucunu tahmin ederek bir suçtur.”